4 Temmuz 2013 Perşembe

2 Broke Girls

    Zengin olmak güzeldir, insana sanki özgürlük verir.İstediğini almak istemediğini de almak, istediğin yere de istemediğin yere de gitmek istersin ve gidersin de.Ne kadar çok şeye sahip olsan da bir o kadar fazlasına daha sahip olmak istersin ve onların da bir kısmını, diğer başka şeylere sahip olmak isterken depoya kapatır unutur gidersin.Erkek isen belki bir yere kadar derler, ama bayan isen o zaman yandın demektir.Çünkü onca varlığı, evi köşkü, yatı katı uçağı derken her şeyini kaybedersin ve soluğu metroda bulursun tıpkı sarışın güzeller güzeli Caroline Channing gibi.

    2011’in Eylül ayında bizlerle buluşmuş olan “2 Broke Girls” isimli komedi dizisinin ana karakteridir güzelimiz Caroline, aynı zamanda en arızalısıdır, tabii ev arkadaşı Max kadar değil.Önce gelin diziye bakalım.

    Dizimiz, Max Black ve Caroline Channing adındaki iki güzel garson kızın çevresinde, New York şehrinde geçer.Fakir, işçi sınıfı bir aileden gelen Max ve önceden zengin iken şimdi fakir olan Caroline, Brooklyn’de ki  “Williamsburg Diner” adındaki restoranda birlikte çalışan iki güzel garsondur ve Max’in lezzetli çörekleri ile Caroline’nın iş dünyası deneyimi ile hayallerinde ki çörek dükkanını açmak için(ki bunun için 250.000 dolarlık bir bütçe gereklidir) her türlü engeli aşmalarını büyük bir keyifle izleyeceğiz önümüzde ki iki sezon boyunca,ancak önlerinde tek bir engel var, ikisi de meteliksiz.Gelelim karakterlerimizi tanımaya.


    Max tam bir sokak kızıdır.Dizi boyunca en alaycı ve yerinde cümleleri ile herkesin lafını ağzına tıkamakta ustadır.Ancak bu alaycı yaklaşımını sürekli duygusal bir kalkan gibi önünde tutar, çünkü kötümser yaklaşımı onu hiç rahatsız etmez.Tüm hayatı boyunca çalışmış olmak bir parça acı verse de yinede umursamaz.Ne zamanki Caroline onun leziz çöreklerini keşfeder, o andan itibaren hayatında değişiklik olacağını daha ilk bölümden anlar Max, ancak hangi yönde olacağından bir türlü emin değildir, çünkü bu çörek işi için gerekli izinlere, bir dükkana ve Caroline’nın dediğine göre 250.000 dolarlık bir yatırıma ihtiyaç vardır.




    Max, ortalama bir boyda, esmer ve kıvırcık saçlıdır.Yemyeşil gözleri vardır.Ancak her bölümde bu güzelliğini farklı bir fiziki özelliği ile simgeler.İzleyicinin gözünün içine girecekmişcesine büyük olan göğüslerini sürekli olarak konuya dahil eder ve yapmış olduğu çörekleri, çörek kelimesi ile göğüsleri arasında iyi kelime oyunu oynar.İş üniformasının dışında, ucuzcudan alınmış giysileri ile görünür karşımıza, sadece bir bölümde çörek işini yükseltmeleri gerektiğinden, Caroline ve sonradan üst komşusu olacak olan Sophie ile birlikte güzel bir giysi almaya giderler ve Max’in aldığı siyah giysi son derece büyüleyicidir.



    Max’in aile bağları biraz gariptir, annesinin aşırı ilgili olmasından rahatsız olsa da annesini umursar.Babasını ise hiç tanımamıştır ve hiçbir bilgisi yoktur, buna rağmen onu kabullenmektedir.





    Dizi boyunca Max sadece iki erkekle beraber olmuştur.İlki tam bir öküz, ikincisi ise bir sokak sanatçısıdır.Max ikincisi ile ilk sezonda birkaç kez birlikte olurlar.Soytarılar ve kediler onda bir saplantıdır ve nedenini hiç söylemez.Çalıştığı restorana özellikle hippilerin gelmesinden nefret eder çünkü onlardan nefret eder.Caroline’nın yoldaşı Chestnut’ı kabul etmek istemese de onu çok sever.Restoran patronu Han onu Facebook’da eklemekte ısrar etse de o etmez, çünkü profilini hiç kontrol etmez.Restoran işinin yanı sıra şehir merkezinde, sosyetik bir kadının bebeklerine de bakıcılık yapar ancak ilerleyen bölümlerde Caroline yüzünden o işten kovulur, yinede öfkesini Caroline’den çıkarmaz.


    Caroline çok sofistikeli ve varlıklı bir geçmişe sahiptir.Ne zamanki hükümet, babasının tüm New York’u dolandırdığını öğrenince tüm paralarına ve mal varlıklarına el konulur.Caroline bu yüzden garson olarak çalışmaya mahkum kalır.Max’den az daha uzun düz sarı saçlı ve mavi gözlüdür.Zor durumda olmasına rağmen stilinden ve tarzından vazgeçmez.Dizi boyunca kendisi için en sanşlı (ve tek olan) inci kolyesini takar, bir bölümde kolyenin kopması ikilinin başına kötü şans getirecek diye kolyeyi yeniden toplamaya çalışırlar komik şekilde.Evlerine ve eşyalarına el konsada gizlice şehir merkezindeki konağına girer ve ne varsa alır, sonra fark eder ki aldıklarının hepsi yanlış parçalardır.Hatta geçmişte 800 dolara aldığı ayakkabısını, ucuzcu da 8 dolara görmesi onu daha da üzer.






    Hafif şımarık ve karizmatik bir kızdır Caroline, ancak “Aptal Sarışın” konseptine hiç uymaz çünkü zekidir ve dizi boyunca Wharton Business School’da okuduğunu basa basa söyler.Çünkü tüm o iş deneyimlerini orada öğrenmiştir.Temizlik işlerinden pek anlamasa da ilkyardım da anlamaktadır ve dizi boyunca birkaç kez yabancı dil konuştuğuna da tanık oluruz.

    Caroline, herkese karşı iyi bir insan olmaya çalışsa da, babasının yaptığı skandal yüzünden pek çok insan ona düşmandır.





    Caroline buna rağmen, kendine bir ilişki yaşatır ve bundan en çok hoşlanan Max olur, çünkü her buluşmada Caroline’nın erkek arkadaşı Max’e hediye olarak bir torba ücretsiz şeker getirir.Babası ona her “Sevgililer Günü” kutlamasında çiçek gönderir.İş deneyiminden o kadar zevk alır ki, sürekli “Düşler Tablosu” temalı bir tablo hazırlar, hatta çörek işi için bile hazırlar.Dizi de, Max Caroline’ı banyoda üç kez mastürbasyon yaparken yakalar ki bir tanesi tam bir curcunadır.Caroline'nın dizide ki en can yoldaşı aslında bir at olan Chestnut'dır.Chestnut, babasının ona ilk adet görmesi zamanında aldığı yarış atıdır.
Han Lee(Matthew Moy):


    Han, Williamsburg Diner Restoranı’nın sahibidir.Dizi boyunca, restoran için en iyisini yapmak isteyen patron olarak gösterir kendini.Bir bölümde Koreli olduğunu kanıtlamış olsada diğer karakterler onun hangi Asya ülkesinden geldiğini bir türlü kestiremezler çünkü davranışları kimi zaman çıkmaza çıkar.Buna rağmen herkesi sever ve Amerikan kültürünü öğrenmek için her yolu dener.Restoran işletmeciliği öncesinde, en çok jokey olmak istediğini belirtir, ancak boyu çok kısa olduğu için geri çevrilmiştir ki buna en çok üzülen kasiyer Earl olur.Yinede ata binmede ki ustalığını konuşturur, Caroline’nın yoldaşı Chestnut sayesinde.





    Dizi boyunca renkli süveter giyer Han.Asıl neden kısa olan boyunu gizlemesidir çünkü tüm karakterler onun en çok boyu ile dalga geçerler.Asıl isteği bir bayandır, birine aşık olmayı dizi boyunca özellikle Max ve Caroline’a iletir durur ve sonunda Max ona bir bayan ayarlar ancak daha sonrasında ne olduğunu hiç öğrenemeyiz.






    Annesi, Han’ı arada bir arar ve onu “Kaplan Anne” olarak tanımlar.Max’in ayarladığı bayanın dışında, sürekli olarak Sosyal Arkadaşlık Sayfalarında vakit geçirir ve yaşı 29 olmasına karşılık Max,Sophie ve Caroline onun daha yaşlı olduğunu düşünürler.

Restoranın baş (sapık) aşçısıdır ve Sophie tanışması öncesinde tüm sapıklığını Max için kullanır ve daha ilk saniyelerden görürüz Oleg’in olağanüstü sapıklığını.







Oleg aslen Ukraynalıdır ama çalışmak için Birleşik Devletler’e taşınmıştır.İlerleyen bölümlerde Sophie ile yarı açık yarı kapalı bir ilişki içerisine girer ancak Sophie onu muhteşem seksinden dolayı ister.Romantik bir ilişki yaşamayı kabul etmek istemez, yinede Oleg ona değer vermektedir.






Oleg, siyah saçlar ve kahverengi gözleri ile en uzun karakterdir kendisi.Baş aşçı olduğu için sürekli saç filesi takar.Sapıklığını, en seksüel yorumlarla diğer karakterlere yansıtır.Sırf Sophie’yi etkilemek için ilerleyen bölümlerde kendine bir araba alır ve onunla ufak bir iş bile yapar.Sapıklığı ve seks deneyimi o kadar etkilidir ki, Max’in fermuarını ellerini kullanmadan açar ve ne Max nede Caroline bunu bir türlü çözemezler nasıl yaptığına dair.


    Earl, dizideki en yaşlı karakterdir ve restoranda kasiyer olarak çalışmaktadır.Ancak kasiyerlikten çok sanki 60’lı yıllardan fırlamış bir caz sanatçısı gibi görünür, çünkü sürekli kulağında kulaklığı ile karışık parçalar çalar ve yine kendini 60’lı yıllarda ki ünlülerle yaptığı performansları,işleri ve yatak maceralarından esintiler sunar.Yalnız sürekli kulaklık takması yüzünden insanlar onu bir kasiyerden çok bir DJ sanarlar ve bu Han'ın hiç hoşuna gitmez, yinede Earl'e bir türlü söz geçiremez.



    Earl’ün soyadını hiç öğrenemesek bile dizinin bir yerlerinde Caroline, onu “Earl Samson” olarak tanıtsada kesinliği belirsizdir.


    Earl 75 yaşında, beyaz sakalları ve rahat giyim tarzı ile restorana ayrı bir hava katan zenci bir kasiyerdir ve herkese sürekli 60’lı yılların şimdiki zamana göre daha iyi olduğunu anlatır durur.Max, Earl ile arasındaki arkadaşlığı “Biz Sevgiliyiz” olarak ifade eder çünkü çok sever.75 yaşında olmasına rağmen, bayanların telefon numaralarını almakta üstüne yoktur bir beyefendi olarak.


    Sophie, Polonyalı bir iş kadınıdır ve “Sophie’nin Seçimi” isminde bir temizlik şirketi vardır ve temizlik şirketindeki güzel kızların konumu ilk başta Max ve Caroline tarafından yanlış anlaşılır.Kızlar, şirketin bir tür fahişelik olarak iş yaptığını sanarlar.



    Sophie, Max’in ölen üst komşusunun yerine taşınır.Oleg’den sonra dizideki ikinci uzun karakterdir dalgalı sarı saçları ile etrafa sürekli parıltı saçtığını îma eder.Max’in göğüsleri kadar olmasa da, büyük göğüsleri vardır ve Max’in tersine, Sophie onları her seferinde sergiler, hatta restorana girerken Earl’den en güzel iltifatları alır.



    İngilizceyi, Polonya aksanı ile konuşur ve sürekli olarak Vogue dergisinin Polonya basımını okur, çünkü tüm o ihtişamını ve tarzını o dergiden ilham alarak yaratır.Çok cana yakın ve sevecen olmasına rağmen öfkelendiği zaman tam bir yok edici olur.Ne zaman ki Max’in çöreklerini keşfeder, çörek üstüne çörek yemek için gecenin bir yarısında bile onların evine gider.


    Borç para vermeyi sevmeyen Sophie, nasılsa Max ve Caroline’e 20.000 dolarlık bir çek yazar çörek işini ilerletmeleri için.Sophie ile Oleg arasında sadece seks olarak geçen bir ilişki sürer gider, ancak Oleg işi romantik ilişkiye çevirmek istese de Sophie buna bir türlü yanaşamaz.Max, Oleg ile Sophie’nin birlikteliğini Ukrayna-Polonya birlikteliği diye tarif eder birkaç kez.






    En son geçtiğim hafta sanırım, CNBC-E kanalında birinci sezon final yaptı.Dizi ise ikinci sezonunu bitirdi ve şimdi 2013 Eylül'ünde üçüncü sezon ile yine bizimle olacaklar.O zamana kadar neler olmuş ve neler dönmüş merak ediyorsanız bu diziyi izlemenizi izlerim.Kızların çörek işi için gereken paranın durumu bölüm sonlarında detaylı olarak veriliyor ve bölüm içerisindeki yapılan harcamalara göre, miktar sürekli olarak değişiyor.






    Herkese iyi seyirler.

Hiç yorum yok: