2 Aralık 2015 Çarşamba

Yaratıcı Yaratılandan Soğur mu?


    Şu geçtiğimiz birkaç ay içerisinde tanrıya olan inancımızda bir azalma olmuş olma ihtimali sizce var mı?
    Şimdi, Tanrı evreni yarattı, tanrı insanı da yarattı, tanrı kitapları da yarattı ve dört adet kitabı insan gönderdi, sonra üçü kırıldı ve dördüncü son kitap ile insanı teste tuttu.
    Acaba insanlık o testi de başarı ile geçebildi mi?Yoksa geçemedi mi? Tanrı yada yaratıcı için dünya üzerinde onlarca hatta yüzlerce tapınma alanları ve yapılar var ve her biri bir mimari yapıt.Birde Tanrının şahsen yaratmış olduğu doğal Dünya güzellikleri var ki onlar için bile tapılır.
    Peki insanlık, kendi çizgisinin dışına mı çıktı?Son birkaç aydır, Tanrı kendisi Dünya’dan uzaklaştırmış olabilir mi?
    Mesela kendisi için bu yeryüzünde ki en önemli ve değerli bölge/alan olan Kâbe’yi ön plana koyalım, geçenlerde insanlar ibadet ederken, Tanrı’ya yakın olmak ister iken, sözde genişletme çalışmaları için koyulan birkaç adet vinçten bir tanesi yüzlerce insanın üzerine devrildi.İster vinç hatası, ister insan hatası, isterse de Tanrı hatası desinler, fark etmez.Dünya’da belki de üzerine bir taş bile düşmemesi gereken önemli bir yapıya, aptal saçma bir inşaat vincinin çökmesi, söyleyecek kelime bulamam.


    Şöyle düşünüyorum, eğer Tanrı olsaydım, -ki hiçbir zaman olamam ve olamayız da çünkü bu çok büyük bir güç ve büyük bir sorumluluk- değerli gördüğüm varlıklarımdan olan insanoğlu’na karşı artık şüpheli yaklaşırdım yada umudumu kesebilirdim.Çünkü ona yapılmış, ona saygı için sunulmış bir yapı var ortada, ancak çevresi felaket derecesinde bitmiş.Yüksek birkaç otel, ultra lüks pahalılıkta Kâbe’ye bakan otel odaları, ve yapının kendisinde ki büyük ve hâlen genişlemekte olan ibadet alanları ile çevre bölgesi o ihtişamı artık aratmıyor.
    O otel odasında kalan insan, yerden yarım kilometre yada çeyrek kilometre yukarıda Kâbe’ye karşı ibadet mi edecek yada duş mu edecek?Ben bunun açıklamasını yapamıyorum ve sanırım yapamayacam da.

    Sadece vinç faciası olsa neyse, üstüne birde şeytan taşlama saçmalığında binden fazla insan öldü, tabii ek olarak ülkeye Müslüman olmayanların girmesi de yasak, ama binden fazla kişi öldü.
Yahu bu kadar insanın bence içine zaten şeytan çoktan girmiş, şeytan taşlama, neden taşlayacaklar ki, unutun, düşünmeyin şeytanı, gidin hergün Kâbe’yi görüp hergün dua etseniz, zaten Şeytan yeterince zayıflamış olmayacak mı?Nedir bu iblisi taşlama, alın işte taşlama yapalım derken ezildiler.İnsanın buna söyleyecek bir sözü olmalı, ama söyleyecek sözüm de yok.
    Kâbe’ye gitmek, hacca gitmek, orayı görmek bile Tanrı katında büyük sevap filan diyorlardı ya hani, kişisel olarak söyleyebilirim ki, artık işe yarayacağını sanmıyorum.Nedenlerini de ekranda görebiliyoruz, alın size detaylar,…

    Birincisi, Kâbe’yi ve çevresi artık ibadet olmaktan çıkıp sanki kocaman bir ilahi AVM’ye rezidansa dönmüş gibi duruyor, Tanrı’ya yakın olmak için mi gidiyorum yoksa Tanrı için alışveriş yapmaya mı gidiyorum? İkincisi, Müslüman olmayıp, başka dinden biri olup da orayı görseydim, herhalde Las Vegas’a benzetirdim, çünkü vinçler ve inşaat platformları ve şantiyeler ile Kâbe çevresi muhteşemliğini yitirmiş, görkemi elden gitmiş, kocaman bir şantiye sahasına düşmüş gibi görünüyor ve bir tanesi de zaten avlunun üzerine yıkılıyor. Üçüncüsü, ilk maddeye ek olabilir, ibadet etmeyi, Tanrı’ya yaklaşmayı, onun gönderdiği dini, artık din olmaktan çıkarmış olmaları, sanki ucuz bir reklam imiş gibi sunmaları; işte burada ben Tanrı olsaydım insanoğlu ile ilişkimi keser ve evrendeki diğer yarattığım varlıklar ile ilgilenmeye başlardım.
    Ve dördüncüsü, her sene hacca gidişlerde hep ölüm haberleri geliyor, ya şeytan taşlamada ya izdihamda yada başka bir olayda her sene bu hadise tekrarlanıyor.Eğer ki bu, her sene oluyorsa, ben burada sorunu biraz da insanda da aramak isterim.Son kitap arapça geldi, bu ülkenin, yani Kâbe’nin bulunduğu ülkenin bu her hacda olan olaylara karşı böyle boş bir gözle bakmasına ben anlam veremiyorum, ya cahiller ki hiçbir şey yapmak istemiyorlar, ya çaresizler yapacak çözüm bulamıyorlar, yada korkuyorlar Tanrı tarafından cezalandırılacaklar diye,…ve seçenekler uzadıkça uzar.
    Yine bize kalan, her hacda “falanda filanda…” gibisinden haberleri izlemek olur, ancak şunda eminim, yukarıya baktığımız zaman kocaman, ölçülemez derecede büyük bir evren/kainat ile karşı karşıyayız, ve bunu da, Tanrı’nın bizi yarattığı gibi yarattığını düşünüyoruz, ve sadece bizim için yarattığını düşünüyoruz.Peki bizim için yarattı, ama biz fazla şımardık, fazla ileri gittik, ona tapalım ve dua edip ona ibadet edelim der iken, fazlaca abarttık ve olan oldu işte.

Tanrı insanoğlu’ndan elini çekti bence.

Hiç yorum yok: