5 Mart 2013 Salı

3'ünü izle 1'ini bekle...

    Efendim sonunda Mart ayına da girmiş olduk ve bu ay birbirinden güzel filmlerin yine sinemalarımızı süsleyeceğinden eminim, ancak bir film var ki bu Cuma, yani 8 Mart itibari ile, sinemalarda.
    İzlemenizi önereceğim 3 film ve az biraz beklemenizi rica edeceğim 1 film ile başlıyorum bu ayın ilk yazısına.


    Sinema tarihinin muhteşem klasiklerinden biri olan, 1939 yapımı Oz Büyücüsü (The Wizard of Oz) ile bizlere Oz diyarını anlatan ve "Dorothy" karakterine can vererek erken yaşta hayâta veda eden oyuncu Judy Garland'ın muhteşem performansı ve Amerikan Film Enstitüsü tarafından 100 yılın en değerli 100 şarkısından biri olarak seçilen "Over the Rainbow" müziği ile bizlere görsel bir şölen sunan film için yapımcılar "Oz the Great and Powerful" adında yepyeni bir film daha çektiler.

    Sadece fragmanı ve görsel afişleri ile şimdiden heyecanla beklenmekte olan film, 8 Mart'ta sinemalarda.Zümrüt Şehir, Güneyin iyi cadısı Glinda'nın diyarı ve Oz Ülkesi'nin daha pekçok diyarlarını bu Cuma göreceğiz.Oz Diyarı'na gitmeye daha zamanımız var iken, diğer 3 film ile devam edelim.

    İlk filmimiz, lanetli ormanın derinliklerinde, tüm canavarları ağırlamaktan şeref duyacak, huzur ve sükunet dolu olan Otel Transilvanya'da(Hotel Transylvania) geçiyor.İnsanlar yerine bu kez de canavarların kaçtığı neşeli bir animasyon ile birlikteyiz.Bu otele sadece insanların girmesi yasak, şimdiden uyarayım.






    Kont Drakula, küçük kızı Mavis'i insanlardan korumak amacıyla inşa ettirdiği oteli aynı zamanda canavarlar içinde eğlenceli bir tesis haline getirir.






    Mavis, 118. yaşına basacağı için otelde büyük bir hazırlık vardır ve Mavis'in tek dileği insanların olduğu bir şehre gidebilmektir.Özellikle annesi ve babasının tanıştığı yer en çok görmek istediği yerdir.Onca telaş, hazırlık derken, gizemli bir konuk otele gelir; bir insan.Maceraperest Jonathan, ilk başta canavarlardan korksada, sonradan onlara uyum sağlıyor, ancak bu arada Drakula, onun insan olduğunu diğerlerinin bilmemesi için onu canavarmış gibi tanıtır.






    Jonathan, Drakula'nın kızı Mavis ile kaza sonucu karşılaşır ve ilk görüşte aşka tutulurlar.Bu durum, Kont Drakula'yı daha da çıkmaza sokar ve Kont ne yapacağını şaşırır.Peki bundan sonra neler oluyor?






      Hotel Transylvania için, hangi yaşta olursanız olun sıkıntınızı giderebilecek bir animasyon diyebilirim.Adam Sandler,Kevin James,Selena Gomez,Steve Buscemi ve David Spade gibi tanıdık isimlerin seslendirmeleri ile size eşlik edecekler.


    İkinci filmimizde yine bir animasyon ve ortalığı kırıp geçiren bir cinsten.Oyunbozan Ralph (Wreck-It Ralph), video oyunları ile alâkalı imiş gibi görünmesine rağmen alâkası olmayan bir film.Atari salonları mekanlarının havasını nostaljik şekilde geri getiren Oyunbozan Ralph, oyunların güllük gülistanlık olmadığını gösteriyor.





    Aslen, Fix-it Felix isimli oyunun kötü adamıdır dostumuz Ralph.Felix ile birlikte içinde bulunduğu oyun Fix-it Felix, 30. yıldönümünü kutlar ve diğer oyunlardan kahramanlarda davetlidir ancak Ralph davet edilmez ve bu duruma bozulur.Madalya alıp kendini kanıtlamak ister, ancak bir sorun vardır; madalyaları kahramanlar alabilir sadece.Bunu öğrenen Ralph, atari salonundaki bir diğer oyun olan Hero’s Duty oyununun sonundaki ödül olan madalyonu almak için plan yapar.Almasına alır madalyonu, ancak oradan başka bir oyuna düşer.Hem madalyonunu Vanellope adlı minik bir kıza kaptırır, hemde Vanellope'nin oyununu da büyük bir tehlikeye bulaştırır.





    Ralph'in, madalyon için diğer oyunlardaki koşuşturmacası yüzünden, kendi oyunu olan  Fix-it Felix "Arızalı" damgası alır ve bunu öğrenen Felix, Ralph'ı geri getirmek için Hero’s Duty oyununun dişi kahramanı Çavuş Calhoun ile birlikte onu geri getirmeye çalışır.Ve bütün macera, Ralph'in madalyona ulaşması ile devam eder.Ancak filmin devamında Ralph, madalyondan daha değerli bir şey keşfeder.




    Eğer fragmanını izlemiş olanlar varsa fark etmişlerdir ki, Ralph'in yanında diğer oyunların "Boss" karakterleri olarak tanıdık simalar göreceklerdir.Filmdeki her oyuna ve maceraya göre verilen atmosfer o kadar güzel ki, filmin sanki içindeymiş gibi hissediyor insan.Filmin Wikipedia sayfasında yazılanlara bakarsak eğer, Disney ve Pixar ortak yapımı olan film, sanal alemde gördüğüm kadarıyla bir kısım animasyonseverleri tatmin etmemiş(Bu bir kısımda, büyük ihtimalle Pixar'dan olağanüstü performans bekleyen kesim olmalı).Eleştiri alsa bile, işin içinde büyük bir gayret var ve biliyoruz ki bir animasyon filmi o kadar kolay yapılmıyor.Yüzlerce animasyon ekibi ve binlerce bilgisayarın birleşiminden oluşmuş büyük Render Çiftlikleri ile bu filmler hayat kazanıyor.Oyunbozan Ralph filminde karakterlerimizi, John C. Reilly,Sarah Silverman,Jane Lynch,Ed O'Neill seslendiriyor.




    Canlı bir film izliyormuş hissine kapıldığımı itiraf etmeliyim.Oyunbozan Ralph gerçekten çok kaliteli bir animasyon, ve hangi yaş ortalaması olursa olsun bir kez gidip izlenilmeli derim.Eğer içinizde oyunculuk hissi hâla varsa, hemen gitmenizi öneririm.

    Üçüncü ve son filmimizde, eski ama klasikler arasına girmiş bir üçlemenin öncesini anlatan bir film.Evet, herkesin dilinden düşmeyen film Hobbit.LotR serisinin belkide en epik hikayesini bizlere sunmakta olan Hobbit, bizleri Bilbo Baggins'in geçmişine götürüyor.LotR serisine oranla, Hobbit, daha masalsı ve çocuklara hitap eden bir eser ve bu filme birebir yansımış.Yönetmen Peter Jackson zaten kitaba birebir sâdık kalarak senoryoda büyük bir görsel mucize sunuyor bize.



    Film aslında iki parça ve ilk filmde görmekte olduğumuz genç hobbit Bilbo Baggins'in beklenmeyen bir maceraya atılması ve  cüce kralı Thorin Meşekalkan'ın  işgal sonrası anayurdunun elinden alınması.Thorin ve 12 yoldaşının gurubuna, Bilbo "Hırsız" sıfatı ile katılır.Ama bu Gandalf'ın kapısına gelip yönlendirmesi ile olur.Bilbo ise kendisini o şekilde görmediğini bilse bile arkasında hikayeler bırakmak istemesi onu bu maceraya sürükler.Grup yol boyunca, Goblinler, Orklar, öldürücü Warglar, Dev Örümcekler ve Trollerle karşılaşırlar.
    Kitabı okuyanlar varsa fark etmişlerdir ki, kitap ondokuz bölümden oluşur ve ilk filmde sadece ilk dokuz bölüm artı yönetmenin ufak eklemeleri vardır.Buna rağmen 3 saat gibi uzun ancak izlenesi bir film vardır karşımızda.



    Orjinal üçlemeden pek çok karakter yine burada bizlerle birlikteler ve üçlemenini kaderini belirleyen final sahnesi karakterimiz Gollum'da yine filmde bize eşlik ediyor olacak.Her sahnesi ilgi çekici bu 3 saatlik filmi izlerken çok beğeneceksiniz.Özellikle bu film için izlemeden, siz arkadaşlarıma bir tavsiye.Üç boyutlu yerine Blu-Ray ile izlemenizi öneririm, çünkü 3D teknolojisi o kadar büyük ilerleme kaydetmiş gibi olsa da, bu filmde resmen yerlere yatmış diyebilirim.Şahsen ben karanlık sahnelerde hiçbir şeyi ayırt edemedim.
Herkese iyi seyirler.

Hiç yorum yok: