13 Eylül 2011 Salı

"Valla canım, en yakın arkadaşım şu anda bir Dizüstü! Ne yazık ki."

Bu cümlenin sahibi, oyun sevdalısı bir gençten çok, kankası ile birlikte, erkekler üzerine sohbet yapan bir bayana ait.
Teknoloji günümüzde alıp başını gitmiş, herkesin elinde akıllı telefon ve havada uçuşan yüzlerce SMS'ler ve heryöne giden binlerce telefon ve kablosuz internet frekansları var.Yüzyüze sohbetler bile artık geride kalmaya yaklaşmışken, İstanbul'un orta yerinde, hoş giyimli bir bayandan bu sözü duymam bana hiç de anormal gelmedi.
Şimdi bakıyorum da kafelere ve yemek mekanlarına, kimisi dizüstünü açıp borsayı yada Face'indeki tarlasını takip ediyor, kimisi elinde telefonu ile etrafta WİFİ yada Bluetooth varmı yokmu diye yada SMS gelmiş mi gelmemiş mi diye kontrol etmekle zaman harcıyor.
Sosyal Aktiviteler yaşamlar yavaşça günümüzün şartları altında ezilmeye başlamış görünüyor.Arkadaşlık kurmak ve karşı cinsle tanışmak bile bir reklam kampanyası gibi, sanal ağlar üzerinden karşılanıyor.Gerçekler ve doğrular sanal dünyada bir işe yaramıyor çünkü karşısındaki insanın kendini tanımladığı özelliklerin ne kadarının doğru olduğu, o şahıs ile tanışana kadar büyük bir sırdan başka birşey olmayacak.
Bu cümlenin sahibi olan bayanın da aynı durumdan sıkıntı duyduğunu düşünüyorum açıkcası.Mutluluğu internette ve sanal sayfalarda ki akıp giden insanlarda bulmuş olmalı tahminimce.İstanbul nüfusunda bu bayan kadar bir sürü bayan daha olduğuna eminim.

Hiç yorum yok: