Efendim, İstanbul
artık mitolojik yer altı krallığı HADES'in diyarı gibi toprağın altına
taşınıyor.Geçen gün bir durağımız daha açıldı metro ağında.Büyükşehir
Belediyesini Taksim ile hattın geri kalanına bağlayacak olan
"Vezneciler" durağı da, daha hazır olamadan(yada olmadan) açıldı ve
kullanıma sunuldu.
Daha dölü bile
döllenemeden, cenini alın ve hemen hızlandırılmış kurs ile onu beş-altı yaşına
kadar getirin.
Mart ayının sonunda
yapılacak olan seçimler yüzünden, hükümet, siyasiler, politikacılar ve kayışı
kopmuş hükümet yetkilileri varsa, bu yer altı dünyasını resmen aceleye getire
getire başımıza yıkacaklar sanırım.
Hani Boğaz'ın
altından giden tünelimiz, iki kıta için dört küsür dakika deniliyordu.Hattı, en
baştan sona kadar hiç gittiniz mi? Kadıköy'den başlayan "Ayrılık
Çeşmesi" Ayrılmış Çeşme durağından başlayıp, karşı yakadaki "Kazlı
Çeşme" Kazıklı Çeşme durağında son bulan Boğaz tünelinde yolculuk, en
fazla 15-20 dakika sürüyor.Bunun içinde trenin bekleme süresi de var, özellikle
Sirkeci gibi yoğun duraklarda.
Duraklar derken,
yahu kaç durağı varki garibimin? Altı üstü 5 adet.
Ne yazık ki, yer
altına taşınmak ve mesafeleri kısaltmak, pek bir çözüm getirmiyor.
Nasıl rekor
kırabilirsiniz?Söyleyim size, kıçınızı yırta yırta metroya yetişir, ve hemen
Boğaz tünelinin durağında inip -"Ayrılık Çeşmesi" Ayrılmış Çeşme-
hemen kalkan trene biner ve kıta geçişini yaparsınız.
Sonrada, Taksim
metrosunun bağlandığı "Yenikapı" durakta inip hemen bir sonraki
aktarmayı yaparsınız.Bu arada manzaraları da görmelisiniz.Üzeri örtülmemiş
büyük bir araç gibi düşünün yeni istasyonlarımızı.Mal, mülk ne varsa meydanda
netice olarak.
Elektrik sisteminden, yukarıdan geçmekten olan kamera kablolarına
kadar ne ararsanız görebilirsiniz.
Ehh pek tabii, daha
bitirilmemiş duraklarda, tasarım yada sanat mı beklenirdi?
Benim iş yerim
Bostancı'nın yukarısında, yani metro durağına az biraz yakınım.Sorun hatları
kullanmak değil, sorun hatlar arasındaki uzun olan aktarma süreleri.
Mesela, Boğaz
tünelinin en derin, cehenneme en yakın istasyonu olan Sirkeci istasyonu'na
kesin inmiş yada çıkmışsınızdır.
Bir bilimkurgucunun
gözünde, Yıldızgemisi Atılgan'dan bile daha uzun bir istasyon platformu ve
yüzeye ulaşmak için, kendi hesabıma göre 6-8 dakika arası süreye ihtiyaç
duyulan merdiven ve yürüyüş yolu ile, o kısa denilen ve üstüne basılan yol,
sonrasında tam bir işkence oluveriyor.Dikka edenlere söyleyim, Sirkeci'den
henüz bir asansör yok, veya görülmedi.Ama kilo vermek için yürüyüş parkurları
var.Tabii tek bir yada birkaç tren ile yetmeyen şehir nüfusu özellikle o
durakta inişe geçince, durağın olağanüstü yoğunluğunu ve bunaltıcı ortamını
hayal edebilirsiniz.
Ben bile, acil bir
iş için işyerimden, Vezneciler'e gitmek zorunda kaldım ve koşturarak gitmem
bile 50 dakikamı aldı.Bunun metro ve boğaz tüneline ait olan süresi sadece 27
dakika.Geri kalanı ise hatlar arası aktarmada gidiyor.
Neden, yurtdışı
ülkelerdeki metro istasyonları gibi, pek çok hattı birbirine bağlamak için
istasyonları üst üste yerleştiremediler ki bizim burada?
Nasıl
yapsınlar?Ortada bir imar yok, araştırma yok, doğru düzgün toprağı analiz
edecek bir teknik yok.
Zaten İstanbul'un
altı, sözde Adalar'a yada diğer uzak noktalara gittiğine inanılan antik
tüneller ve bozuk bir altyapı ile dolu, o kadar üst üste istasyonu nereye
koysunlar?Öyle değil mi?Hemen kızmayalım.
Aceleniz mi var?Öncelikle acele etmeyin.O kadar kalabalığın, o kadar havasız ortamın arasında sağlığınızdan olmaktansa, belli aralıkları ve trenleri bekleyin ve daha sakin gitmeye çalışın hedefinize.
Mesela Kabataş hattı, bazı durakları, terminal durak olarak kullanıyor ve oralarda, araçları tekrar hat başına dönüyor.Aynısı, "Mebüs" metrobüs hattı içinde geçerli.Tıkış tıkış gitmeye kalkmayın, neredeyse tüm hatlar birbirine kesişmeye başladı, ilkel bile olsa.Kesişme hatlarını kullanmaya gayret edin.
İyi yolculuklar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder