17 Mart 2014 Pazartesi

16 Kilo,Bir Genç ve Tüm Ülke


    Birkaç akşam önce, evime gitmeye çalışırken, kendimi o günden inceki sabah ölen genç çocuğun eyleminde buldum.Kadıköy’deki Boğa heykelini bilirsiniz.Altıyol denilen o bölgeye, sanki savaşa gidermiş gibi, altı noktadan da insanlar akın etmişlerdi ve trafik resmen kilitlenmişti.Trafikten inip, o kalabalığın içinden geçip kendimi bir şekilde metro istasyonuna atmalıydım, ancak benden önce metro istasyonuna atılan başka bir şey oldu.Tam varıp da içeri gireceğim anda, nasıl oldu ise istasyonun içine gaz bombası bir şekilde ulaştı.
    Evet, ilk defa gaz bombasının nasıl bir şey olduğunu öğrendim.Aslında kendi gözlemim ve vardığım sonuca göre, ne burnum ne ağzım yada ne boğazım yandı.Sadece gözlerim yaşardı ve o duruma rağmen yinede merdivenlere abanıp kendimi yukarıya, yüzeye atabildim.İstasyon girişindeki birkaç insanın dediğine göre, metrodaki gazın temizlenmesi gerekliydi ve bir saat kadar kullanma imkanımız yoktu orayı.Kapana kısılmış gibiydim.
    Teknik olarak bakıldığında, polis kuvvetleri isteseler anında kalabalığı dağıtabilir, hatta gözlem altına yüzlerce kişiyi alabilirlerdi.Ancak hepsi birer politik ve siyasi oyundan başka bir şey değildi.Yanımdan geçen bir amca takımının dediği buydu, polis birlikleri de kendilerinin reklamının yapılmasını istiyordu.Yoksa niye, arada bir Bahariye-Boğa noktasından aşağıya, Rıhtım’a doğru şöyle bir tur atar gibi bir TOM(Toma’ya böyle cevap vermeyi seçtim.) aniden gelip de iki su sıkıp yada bir-iki gaz atıp tekrar yukarı çıkması demek, ciddi bir bastırma anlamına gelmiyor bana göre.
    Aslında kafile belli aralıklarla konumlanmışlardı ve ara noktalarda lastik yakmayı da ihmal etmediler.Aslında pek çok insanın, kalabalığa yönelip de, o hareketleri yapmamaları gerektiğini anlatan çok kişi gördüm.Yinede, öfke o kadar taşmış ki hedefteki kişiye yönelik, ki bu arada hedefteki kişi de hükümetin başındaki insan ve kafilesi geliyor.Artık o öfke yüklenmiş durumdaki halka, yani hükümetin istifa etmesi gerekir iken hala koltuk koruma sevdaları, açıkçası geçenlerde okuduğum “Taht Oyunları”-Game of Thrones- isimli kitaptan hiç farklı gelmedi.Tahttı bırakmamak için hükümet başındaki(ler) ne kadar kurnazlık, yalan, dalavere ve sahtekarlık varsa yapıyorlar ve bunun cezası normal halka kesiliyor.
    Barikatlerden kurtulmak ve yeni gelen gaz ataklarından kaçmak için insanları takip ettim ve Simitçi dükkanına girdim, normal çay-simit yapanı da ordaydı, canını kurtarıp kaçanda ordaydı.Bende gitmişken bir sandviç ve kurabiye aldım ancak polisler dışarıdan, hemen dışarıdan ellerinde sopaları ile sert sözler savuruyorlardı. “Çıkanı anında gözaltına alırım” cümleleri havada uçuyordu.İçeride ise, herkes üst kata çıkmaya çalışıyordu çünkü,…nedenini söylemeyim.Bulunduğum yerde olan birkaç büyüğümün gerçekten çok sinirlenip, polis takımının üzerine yürümek istediğini de gözlerimle gördüm.Ancak aradan bayağı bir süre geçmişti ve metro istasyonu hala açıktı, gece yarısına az zaman vardı, gitmeliydim artık.
    Düşünün, evime gideyim derken, kapana kısılmış gibi mitingin ortasında kaldım, gazı yedim, köşeye pustum olaylar sakinleşsin diye ve sonrasında ara sokaklardan birinden metroya ulaşmaya çalıştım, çok şükür eve de vardım.Simitçiden çıkarken Rıhtım Caddesi iki TOM ve yaklaşık iki düzine polis tarafından şeritle kapanmıştı.Nasıl geçebilirdim ki onların yanından, hele ki arkamda birkaç evrakım ile dolu olan büyük çantam ile?Anında tırsarlardı sanırım.O yüzden ara sokağa girdim, ve metroya ulaşmadan son bir trajikomik olay yaşayıp geceyi noktaladım.

    Efendim, gaz bombası göz,burun,ağız ve boğaz,…ne varsa hepsini yakıyor denmişti öyle değil mi?Gözlerimin yaşarması dışında hiçbir şey olmadı, ve ara sokağa dalarken, Simitçinin önüne düşen gaz yüzünden gözlerim gitti, ara sokakta karşıma çıkan tek bir polisin, sanki ben gazdan etkilenmemişim gibi “İnsan değil ………….” Diye sağlam küfür ederek yanımdan koşması, aynı anda da benim ters yöne koşmam ile kendimi metroya atabildim.
    Gaz, gerçektende gözleri yakıyor, asıl darbe göz gidince polisten gelen darbe yüzünden oluyor ki, çok şükür ondan uzaktım.Ancak bir çok kişinin sanırım bünyesi zayıf olmalı ki, gaz ağız ve burna ciddi anlamda yanma hissi veriyor.


    Olayların arasında kaldığımda, düşündüm de, ne için oluyor bunlar?Siyasi imiş, politik imiş, neden çatıyoruz?
Sanırım insanoğlu, tek bir büyük Dünya ülkesi ve hükümeti yada komitesi olmadan, birbirini ezmeye, birbirine sataşmaya, hatta ve hatta birbirini zevkle s….ye her zaman devam edecek.
    Söylüyorum size, altımızda toprak var endişe etmeyin, cephelerimiz ise çatışanlar ve sataşanlar ile dolu ama önemsemeyin çünkü değmez, çünkü sonucu yok, asıl siz tepenize dikkat edin.
    Çünkü asıl tehlike yada saldırı veya olay, yukarıdan gelecek.Bu yüzden zamanı varken, bu insanlar birleşmeli yoksa, işimiz bitik bizim, tüm insan ırkının.

Hiç yorum yok: