Firavunların evi Orion’la randevum var.

    Dün 17 Kasım idi, şu aralar Dünya’nın en meşhur astrologlarından olan ablamız Susan Miller’ın tüm Dünya’da dünün, tüm burçlar için çok güzel ve pozitif geçeceğini duyurduğu gün idi.

    Dünya’da nasıldı bilemem, bizim buralarda, yani İstanbul’da birkaç günlük soğuk ve yağmurlu havadan sonra, berrak ve güneşli bir gün ile hemen arkasını takip eden sessiz, berrak ve ufka kadar açık bir gece gökyüzü ile dünümüz güzel ve sakin bir Pazar günü olarak geçti gitti, bu yeni haftaya resetlenmiş olarak başlayarak.

    Peki efendim ben ne yaptım?Gündüz vaktini televizyon izleyip, bir şeyler okuyarak geçirdim ki normal rutin şeyler bunlar.Gece ne yaptık peki?

    Görende der ki sanki hiç uyumuyorum?Az uyku ile koca günü kurtarmak alışkanlık olmuş olmalı sanırım benim üzerimde.Güleyim şimdi.

    Nerde kaldık, evet dünün gecesi ve ötesindeki sonsuz gökyüzü.Öncelikle İstanbul’da yavaşça Kış’ı hissetmeye başlıyoruz, buna rağmen bazı geceler hava soğuk olmasına karşın, sıcak kalmakta ısrar ediyor.Sanırım dün gecede böyle bir gece idi.Dün geceyi de böyle yaşadım, uzman psikologumun-ki adını vermeyeceğim- bana önerdiği konsept gibi.“Ânın tadını çıkar.”

Avcı Takımyıldızı'nın Kemeri

    “Feel the moment” stili ile dün gece bir bardak su içmeye kalktığımda balkonumdan sinsice içeri sızmakta olan dolunay ışığı ile su yerine kahve içmeyi tercih ettim ve ardından kendimi balkona attım.

    Hava soğuktu, ancak ne bir rüzgar nede başka etmen olsa gerek, o soğuk hissedilmiyordu.Saat geceyarısını iki geçiyor ve dolunay en tepede, başlamış yavaşça inmeye ufuktaki evine doğru.Hemen önünden bir uçak, ardından upuzun beyaz şeritlerini bırakarak gidiyor, falan filan şehrinden falan filan şehrine doğru.Filan falan sefer sayılı uçak havadaki yolların kralı o tam o anda, ardında tozu dumana katarmışçasına uçuyor.Çok değil birkaç saniye sonra ayın hemen solunda, göğe yükselmekte olan Avcı Takımyıldızı’nı(Orion) geçiyor uçağımız.O sırada birkaç yıldız kayıyor gökten.

Avcı'nın gökyüzündeki konumu

    Ne kadar garip değil mi?Sokakları, caddeleri ve binaları ile ışıldayan şehir İstanbul’un hemen üzerinde, pis bir tabaka gibi görünen ışık kirliliğine inat gökyüzü “ben buradayım ulan!” deyip tabakayı yarıyor.Garip ama gerçek, İstanbul’un bazı kısımlarında bu tabakanın etkisinin düşük olduğunu görebilirsiniz, çünkü asıl yoğunluk Boğaz bölgesi ve yakın çevresinde gözükmektedir.Şehrin dış kısımlarında oturanlar, güzel bir gecede Boğaz’a doğru baksınlar, rahatlıkla göreceklerdir bu tabakayı.

    Ahh…, biz dönelim yine dünkü gecemize.Bir uçak vardı, evet bastı gitti nereye gitti ise.Avcı ve Ay orada kalmaya devam ettiler.Eskiden, çok eskiden Avcı Takımyıldızı’nı, farklı bir isimle çağırırmışım, ki o zamanlar yıldızları sadece bilirdim, takımyıldız terimini henüz duymamıştım

    Astrolog Susan ablanın hakkını vermek lazım, dün güzel bir geceydi.Astronomiden anlayan biri için Ay tüm denizleri ile görünür böyle berrak gecelerde, yıldızlar-ki konumlarını biliyorsanız- sizin için parıldarlar.

Bazı araştırmacılar ve bilim insanları, Avcı Takımyıldızı’nın, Mısır Piramitleri ile arasında bir bağlantısı olduğunu düşünüyorlar, ki şahsi fikrimce haklı olabilirler.

    Yakından bakıldığında, takımyıldızdaki kemerin hizalanışı ve durumu, yeryüzünde, Mısır’daki üç piramidin konum,büyüklük ve hizalanış olarak birebir aynısı.

Çok detaya inmeyim ama, sanki bunlar uzaklardan bir yerlerden bizler için bir işaret yada bilmece mi?Ne yani, bir Dünya gördük ki, o böyle bir Dünya değildi, çünkü orada hayat başlamıştı ve bizler geliştik.Sonrasında kozmosun sırrını çözmeye çalışıyoruz yıldızlara bakarak.Gökyüzünde bir şeyler var, eminim.Tanrı mı derler, yabancı yada insanımsı mı derler, dost yada düşman mı derler bilemem.Ama orada bir şeyler yada birileri var ve birgün görünecekler yada göreceğiz.

    Bunların hepsini düşünmek sadece birkaç dakika sürer ve ihtiyacınız olan tek şey, güzel bir gece, berrak ve açık bir gökyüzü ile ışıl ışıl parıldayan bir Ay-Dede.Ha tabii, eğer astronomiye merakınız var ise, ekipmanlarınız da yanınızda bulunsun.Bilirsiniz işte, teleskop-iyisinden ama-, dürbün, yıldız haritası ve bir fotoğraf makinası.

İyi geceler.