Doğru hatırlıyorsam, 15 sene kadar önce, arkadaşlarımı
bilmem ama Windows’daki Geri Dönüşüm Kutusu’nun bir çöp kutusu olduğunu yeni
öğrendiğim zamanlarda, Will Wright isminde bir oyun yazılımcısı ortaya çıktı ve
bir şehir tasarladı.Öyleki o şehrin içinde yaşayanlara “Sim” dedi.Minicik
Simler bir ordan bir oraya koştura koştura aradan yıllar geçti ve yeniden
karşımıza çıktılar.Bu sefer teknolojinin en son nîmetlerini kullanarak tabii
ki?
O zamanın oldukça cesaret isteyen hamlesini yapan Simcity,
The Sims, SimEarth ve Spore gibi daha pek çok ilgi gören paralel oyunlar ile
oyun dünyasının başlarında yerini aldı.Peki tasarımcısı Will Wright ne
yaptı?Son çıkan oyunun başından sonuna kadar görüşlerini oyuncular ile
paylaştı.Ve sonunda bu oyunu oynamak bana da kısmet oldu.
Öncelikle tüm deneyimlerimiz yol ile başlıyor.Mâlum tüm
sistemler yol üzerinden gerçekleşiyor oyun boyunca, yerleşim birimleri de buna
dahil.Tabii bu sefer direkt açıp oynamak yok, Simcity artık net bağlantısı istiyor
ve Private yada Public seçeneklerinden biri ile oyuna giriş
yapıyorsunuz.Sonrada bölgenizin (Region) ne kadar büyük olacağını ve kaç şehre
izin vereceğini seçiyorsunuz.15’e kadar çıkabiliyor, ancak bu bilgisayarınızın
performansını da ciddi biçimde etkiliyebilir.Ben 2 ile
sınırladım.Şehirlerinizin doğal kaynaklarını izlemenizi öneririm, zira sonradan
doğal kaynaklara, şehirler arası ticarette çok ihtiyaç oluyor ve her ne kadar
ticaret önceki oyunlara göre kolay gibi kalsada, bana biraz karmaşık geldi yine.Tabii
sadece doğal kaynaklar dışında, şehirler birbirlerinin genel hizmetlerini de
paylaşabilirler, itfaiye, çöpler, elektrik yada sağlık gibi.
Artık su ve elektrik hatları için ayrıca altyapı sıkıntısına
gerek yok burada.Hepsi yollar ile direkt olarak gerekli binalara aktarılıyor,
bu da oyuna biraz kolaylık sağlamış bence.”Residental” alanları yaşam alanları,
“Industrial” alanları fabrikalar ve “Commercial” alanları da işyerleri ve
bürolar olarak geçiyor.
Şehir sürekli olarak kirlilik haberleri ile sizin başınızı
ağrıtacaktır, hazırlıklı olun.Baştan hava kirliliğinin canınızı sıkmasını
istemiyorsanız, şehirdeki rüzgar yönünü iyi izleyin.Su içinse özellikle yaşam
alanlarının ve endüstri alanlarının su kaynakları farklı kuyulardan olmalı.
Şehrinizi özel göstermek isteyebilirsiniz, kim istemez
ki?Şehirler arasında “Great Work Site” adında bazı yerler var, tam olarak
bulaşamadım bu alanlara ne yapabilirim diye ben, ama internette okuduğum kadarı
ile oyundaki belli başlı ciddi ve büyük yapıları buralara kurabilirsiniz,
mesela Güneş enerjisi çiftliği, Uzay merkezi yada benzeri diğer yapılar.Ancak
uyarayım, daha başlangıç evresindeki şehriniz için bunlar oldukça erken, ve ilk
birkaç gün için onları inşa etmeye değmez bile.Acele etmeyin.
Tüm Simcity oyunlarından farklı olarak bu seride şehrinize
bir ruh katmanız gerekiyor.Şehrin kendine has karakterini vermeniz gerekiyor
burada.Şehri ne için kurdunuz siz?Günah Şehri mi(Las Vegas yani demek istedim
kumarhane cenneti), Maden kolonisi mi, ticaret başkenti mi yoksa bir kültür
şehri mi?Bu seçeneklere göre şehrinize dilediğiniz gibi çeki düzen verin.
Dediğim gibi oyundaki en büyük referans yollar oluyor.Bir
bölgedeki yolun durumuna ve trafik akışına göre çevredeki yerleşimler de tepki
veriyor ve tekrar yıkıp daha iyi yol yapmanıza gerek yok.”Road Upgrade” ile
yolları istediğiniz duruma göre ayarlayabilirsiniz.
Yeni gelen bir özellik ise, binalarda ortaya çıkıyor.Artık
binalarada el atabiliyoruz.Yeni bir şehir yaptınız ve gerekli altyapı hazır,
geriye sadece hizmetler kaldı, hastane,karakol, itfaiye gibi.Daha başlangıçtan
kocaman bir hastaneyi anıt gibi şehrin dibine dikmek gerekli mi?Hayır!Şehriniz
geliştikçe binanızı takip edin, hangi gerekli ihtiyaçlar varsa onları “Edit”
komutu ile bina üzerinde uygulayabilirsiniz.Yeni bir ek bina,ek park alanı, ek
bir depo yada ek bir parça mı?Siz sadece eklemeyi yapın gerisini oyun yapacaktır.
Geldik Simcity tarihinin en güzel özelliğine: yaptığımız
şehirleri yıkan felaketler.Belli başlı Simcity hayranları var ki, yaptıkları
muhteşem şehirleri bir anda felaketler ile yıkmaktan hiç üzülmüyorlar, tam
tersi seviniyorlar.Yeni gelen ve benim henüz görmediğim bir felaket de oyunu
esir almış: Zombiler.Evet efendim, zombilerde Simcity’e davetli bu
sefer.Çökmekte olan bir ekonomi ile şehirdeki başıboş duran binalarınız aslında
zombilerin evleri oluyor.
Eğer bir şehir kurma hayaliniz var ise, Simcity bu son
oyununu kapmanız gerekir.Önceki oyunlara göre çok daha basit yinede kafayı
yedirecek ve güldürecek derecede karmaşık bir oyun.
İyi
oyunlar herkese.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder